Teknoloji gibi, türlerimiz de modern zamanlara uyacak şekilde adapte oldu. Bu uyarlamalar sayesinde yeni geliştirilen teknolojimiz üzerinden sosyal medya aracılığıyla iletişim kurmaya başladık. Sosyal medya yaratıldığı zaman, insanların düşünceleri, fikirleri benzer düşünen insanlarla paylaşabilmeleri ve uzaktaki aile ile iletişim kurabilmeleri içindi.
Bugünün toplumunda, Facebook, Twitter, Instagram, E-Mail ve çoğu zaman hayatımızı tüketebilecek diğer web siteleri gibi sitelerle çevriliyiz. Sosyal medyanın birçok avantajı olmasına rağmen, çoğu zaman göz ardı edilen dezavantajları da vardır. İnternet kullanıcıları olarak, Sosyal Medyanın Zararlarını incelemek ve sosyal medyanın olumsuz yönlerini anladığımızdan emin olmak önemlidir.
Bağımlılık
Sosyal medya iletişim kurmanın en kolay yolu haline geldiğinden, yüz yüze etkileşim yavaşça geçmişte kalmak üzere.. Milyonlarca genç, aşırı sosyal ağ kullanımı nedeniyle sosyal medya dünyasının tehlikesine girmektedir. İngiltere’de Halk Sağlığı Derneği tarafından yapılan bir araştırmaya göre, sosyal medya sigara ve alkolden daha fazla bağımlılık yapıcı olarak tanımlandı.
Karşılaştırma ve Umutsuzluk
İngiltere’deki Halk Sağlığı Derneği ve Genç Sağlık Hareketi tarafından yapılan yaklaşık 1500 genç ve yetişkinden oluşan ankete göre, Instagram zihinsel sağlığa en çok zarar veren sosyal medya platformudur. Görüntü paylaşım platformu yüksek düzeyde endişe ve depresyona neden olur. Bazen tek yaptığınız, tatildeyken veya geceleri eğlenen insanları görmek. Eksik olduğunuzu veya hayatınız için yeterince şey yapmadığınızı hissetmenizi sağlayabilirler. Bu duygular bir başkasının ne olduğuna baktığımız ve neden aynı olamayacağımızı merak ettiğimiz ‘karşılaştırma ve umutsuzluk’ tutumunu teşvik eder.
Gizlilik ve Güvenlik
Çevrimdışı bir dünyada, sosyal topluluklar gizlilik normlarını takip etme ve uygulama eğilimindedir. Doğum gününüzü, adresinizi veya medeni durumunuzu mahallenizdeki insanlarla paylaşmak zorunda değilsiniz. Sevdiklerinizi ve hoşlanmadıklarınızı ve kahvaltınızın nasıl olduğunu bilmenize gerek yok.
Ancak çevrimiçi olduğunuzda, bir sosyal paylaşım sitesine katılmak istiyorsanız, kabul edilmek için kişisel bilgilerinizi ifşa etmeniz gerekir. Sitenin aktif bir üyesi olduğunuzda, kim olduğunuzu ve neyi sevdiğinizi anlarlar. Alışkanlıklarınızı, tarama geçmişinizi, nereye gitmek istediğinizi, ne yemek yediğinizi ve kimlerle en çok etkileşimde bulunduğunuzu öğrenirler.
Bazı genç insanlar hiçbir zaman sosyal medyaya sahip olmayan bir dünya bilmezler. 16-24 yaşındakilerin yaklaşık yüzde 91’i interneti sosyal ağlar için kullanıyor ve sosyal medyayı her zamankinden daha fazla kullanıyorlar. Sonuçları düşünmeden ya da bilmeden bilgi verirler. Çevrimiçi oyunlar ve tehlikeli çevrimiçi trendler dünyasına kapılıyorlar. İntihar oyunlarının çevrimiçi olduğu, hatta çocukların birbirlerini katılmaya teşvik ettiği durumlar bile oldu. Karanlık ve tahmin edilemez bir yer olabilir.
Birçoğumuz tüm bunları bilmemize rağmen, sonuçta sosyal medyadan vazgeçmek istemediğimize karar veriyoruz. Fomo, “Kaybetme korkusu” tarafından yakalanmak istemiyoruz.
İnsanların mutlu anlarını yakalayan mükemmel küratörlüğüne uğramış Instagram postalarına göz atarız ve kendimize neden bu kadar mutlu ya da tatmin olmadığımızı sorarız. Sadece bunun gerçek olmadığını anlamamız gerekiyor. Hepsi sadece şov için.
